Rode NTH-100 inceleme

Rode’u pek çok kişi kaliteli mikrofonlarıyla tanısa da bir süredir mikrofondan daha fazlasını yapmak için uğraşıyor. Podcast mikserlerinden tutun içerik oluşturucular için küçük ses arayüzleri derken şimdi şirketin ilk kulak üstü kulaklığı NTH-100 ile beraberiz.

Kulaklık için konuşacak olursam, profesyonel ses dünyasından pay almak tabi ki de zor, ancak Rode, NTH 100 ile pazarda kendini belli ediyor. Peki gerçek hayatta bu kulaklık bizlere neler sunuyor?

TASARIM

Öncelikle Rode, NTH-100’ün genel tasarımında basit ama etkili bir yol izlemiş. Burada, kullanılmadığında ayrılabilen uzun bir kablo ile hem kafanızda hem de elinizde hafif olan bir kulaklık var.

Hemen arkasından şunu da belirteyim burada mikrofon, ses kontrolü, sesli asistan, gürültü önleme veya herhangi bir kablosuz bağlantı şekli yok. Ancak bunların hepsi tasarım gereği yapılmış şeyler.

Bir de Rode’un bu kulaklıkları stüdyo kullanımı ve odaklanmış dinleme için tasarlandı. Yani kurgu yaparken, notaları dinlerken, ses düzenlenmesi yaparken kullanacağınız tarzda bir kulaklık. Bu işe gidip gelirken veya yürüyüş için günlük kullanabileceğiniz bir kulaklık değil. tüm bunları Bunu göz önünde bulundurursa NTH-100’ün tasarımı oldukça iyi diyebilirim.

Estetik açıdan, kulaklıklar kesinlikle profesyonel görünüyor. Evet kablosuz kulaklıklar gibi renkli ve minimal değil, ancak saf siyah rengi çoğu oyun kulaklığından daha gösterişli duruyor. Bununla birlikte, kulaklığı biraz kişiselleştirmek isterseniz, sürücü pedlerini, kafa bandını ve kabloyu dört farklı renkle değiştirebilirsiniz ama bunların hepsi ayrı satılıyor.

Rode’un ikonik harfi ve markanın küçük altın daire motifi sürücülerin dış tarafında belirgin bir şekilde duruyor. bu nedenle uzaktan bakıldığında kulaklığı kimin ürettiğini hemen anlayabilirsiniz. Genel olarak, tasarımda profesyonellik gizlenmeden sınıf başarılı bir şekilde korunmuş.

NTH-100, yüksek dayanıklı çelik yay kafa bandı, çiziklere dayanıklı dış kaplamasına ve sağlam plastik gibi kaliteli malzemelerden üretilmiş. sürücülerin dönen kısımları bile normalden daha dayanıklı hissettiriyor. Bu da ürünün uzun ömürlü olması adına oldukça güven verici.

Rode, kafa bandının ortalama 25 yıla, kulaklıkları birbirine bağlayan kabloların 25 kg kuvvete ve kablo ile kulaklık soketlerinin her birinin 12 kg’a dayanabileceğini iddia ediyor.

Kutuda, kulaklığı korumaya yardımcı olacak bez bir çanta, 3.5mm’den 1 bölü 4 inçe çeviren adaptör, 2,4 metrelik kablo ve kabloları düzenli tutmak için renkli halkalar var. Uzun kablo hem kullanışlı hem de değil. şöyle ki Amacına uygun olarak, bilgisayarınız, ses kartınız veya mikserinizin olduğu uyerde ayakta durup hareket edebilirsiniz. Çünkü kablo bu esnekliği size sunuyor. ancak bu cihazlar arasında kısa bir mesafe kat ediyorsanız ekstra uzunluk, çevrenizde biraz kablo trafiği yaratabilir.

Kulaklıklar soldan sağa dönebiliyor ya da yukarı aşağı hareket edebiliyor. Ancak katlanamıyorlar. Sunulan açılar, Kafanız ve kulaklarınız için rahat bir konum elde etmeniz konusunda yeterli. Sürücüler şekli, çoğu kulaklık tasarımında bulunan klasik dairesel veya oval biçim ziyade biraz üçgen şeklinde.

Aslında bu şekil sürücülerin kulaklarınıza tam olarak uymasına ve onları kaplamasına yardımcı oluyor.

Burada size ekstra bir kolaylık daha sunulmuş o da şu, her bir sürücüde ses bağlantı notası var. bu sayede kablonuzu sol veya sağ kulaklığa takabilirsiniz.

Daha fazla kulaklıkta görmek istediğim bir başka özellik de Rode’un FitLok mekanizması. Bu, uygun boyutu bulduğunuzda ayarlanabilir kafa bandını yerine kilitleyen basit bir mekanizma. Kullanımı son derece basit, boyutu istediğiniz zaman hızlıca değiştirebilirsiniz. Bu, kulaklıkları çantada tutarken veya taşırken, itildiğinde veya darbe aldığında sizi yeniden ayarlama zorluğundan kurtarıyor.

Sürücü pedleri ve kafa bandı, inanılmaz derecede yumuşak. Spor otomobillerin döşemelerinde ya da konsollarında kullanılan yumuşak malzeme gibi. Aslında Rode, kulaklığı nefes alabilen bir malzeme olan Alcantara ile kaplamış. Alcantara’nın altında ise CoolTech jelden bir katman var. Bu katman, ısıyı emip dağıtarak kafanızı ve kulaklarınızı serin tutuyor. Aynı zamanda ses yalıtımı için iyi bir izolasyon oluşturuyor. Tabi bunlar da kullanıma bağlı yorgunluğunu en aza indiriyor.

Buradaki 40 mm sürücüleri kullanırken hiçbir daralma hissi de yaşamadık.

Bu stüdyo kulaklıkların günlük olanlarla aynı segmentte olduğundan bahsetmiş olsam da, Rode’un NTH-100’e bir mikrofon dahil etmesini çok isterdim. Bu, zaten iyi olan bir kulaklığı çok daha iyi bir hale getirebilirdi.

SES PERFORMANSI

Rode NTH-100, profesyonel kullanıma yönelik bir kulaklık olduğundan, sürücüler ve sunduğu ses kulağa gayet iyi geliyor. Kulaklıkta ses performansına odaklanan veya detaylı bir dinleme deneyimi isteyen herkese tavsiye edebilirim.

Arkası kapalı bir tasarıma sahip olmalarına rağmen, bu kulaklıklar, arkası açık kulaklıkların birçok avantajını, doğal dezavantajları yani yüksek fiyat ve ses sızıntısı olmadan sunabiliyor. NTH-100’ün sunduğu alan hissi, karşılaştığım en iyiler arasında yer alıyor ve mükemmel bir ayrım sunuyor.

Profesyonel işlerde yoğun ses karışımlarıyla çalışırken bile farklı elementleri ve enstrümanları net bir şekilde duyabiliyorsunuz. Genel netlik, yüksek ses seviyelerinde algılanabilir bir bozulma olmadan mükemmel. bir parçanın varlığı ve ağırlığı, size net ve sıkıştırma olmadan aktarılıyor. Tabi burada daha iyi bir ses kalitesi istiyorsanız bunu bir ses kartıyla da kullanabilirsiniz. Biz bu kulaklığı test ederken M-Audio Air 192|6 ses kartını kullandık. Epey başarılı bir ses kartı.

Elektronik müzik, rock ya da R&B dinleyin parçalardaki etki korunurken, zengin ayrıntı ve netlikle patlayıcı vuruşları duyabiliyorsunuz. Mesela bazı bas odaklı parçalarda da bas diğer sesler hükmetmeden veya onları ezmeden, sahneye çıkıyor. yani tüm enstrümanları netlikle duyabiliyorsunuz. Vokallerde de denge hep korunuyor.

Akıllı telefonunuzda 3,5 mm jak varsa, Apple Music’in Kayıpsız ses desteği aracılığıyla müzik dinlerken, bilgisayar ve telefon arasında da kolayca geçiş yapabilirsiniz.

Frekans yanıtına gelirsem, birçok Bluetooth kulaklıkta bulacağınızdan daha az alt bas ve düşük frekans hakimiyetiyle inanılmaz derecede nötr buldum. Zaten bu da profesyonel stüdyo monitörlerinden beklenen şey.

SONUÇ KISMI

Pek çok profesyonel kalitede ses ürünü biraz yüksek fiyat etiketiyle geliyor ki Rode’un bu kulaklığı da öyle. Ancak hem yapı hem de ses söz konusu olduğunda sunulan kaliteyi de göz önünde bulundursam, fiyatının hakkını veriyor diyebilirim.

Bu kulaklığı dinlediği müzikte zengin detaylar duymak isteyenler de tercih edebilir. Sesle profesyonel olarak çalışmanıza gerek yok.

Kısaca Rode NTH-100, yapı kalitesi ve ergonomisi, dayanıklı malzemeleri, geniş ses sahnesi ve uzun oturumlara izin veren eklentileriyle hem profesyoneller hem de normal kullanıcılar sağlam bir kulaklık olmuş. geleneksel oyun kulaklığına alternatif, birinci sınıf bir kulaklık arayan tüm yayıncılar veya müzisyenlere rahatlıkla önerebilirim.

Benzer yazılar

 HP Omen Transcend 14 inceleme

HP’nin olağanüstü derecede ince ve hafif oyun dizüstü bilgisayarı...

Nitecore BB21 inceleme

Fotoğraf makinelerini, kameralarını, lenslerini veya sensörlerini temiz tutmak isteyenler...

Asus ZenBook Duo 2024 inceleme

Dünyanın çift ekranlı ilk OLED dizüstü bilgisayarı Asus ZenBook...

Redmi Note 13 Pro ve Redmi Note 13 Pro+ 5G inceleme

Xiaomi’nin şu anda fiyat/performans anlamında en iyi cihazlarından olan...

Philips 32M1N5800A inceleme

Philips’in 32 inç büyüklüğünde, 4K çözünürlük ve 144Hz yenileme...