Sümer uygarlığının ilk kent merkezlerinden biri olan Lagaş’ın antik kalıntılarında sürdürülen kazılarda büyük bir halka açık yeme-içme alanı ortaya çıkarıldı.
Alanda buzdolabı gibi yiyecekleri serin tutmaya yönelik yeraltına yerleştirilmiş kil çömlek ‘zeer’, bira tarifi ve taverna bulundu.
Kilden fırın, oturma bankları, raflar, servis kapları, balık ve tavuk kemikleri gibi kalıntıların gün yüzüne çıkarıldığı keşif, MÖ 3. binyılın sonlarına doğru dönemin en önemli yerleşim ve ticaret merkezlerinden birinde nasıl bir günlük hayat yaşandığına ışık tuttu.
İçki eşliğinde sosyalleşme
ABD’nin Pennsylvania Üniversitesi ve İtalya’nın Pisa Üniversitesi’nden bir arkeolog ekibinin yüzeyin sadece 50 santim altından ortaya çıkardığı açık alan, yaklaşık 5 bin yıl önce yerel halkın içki içip sosyalleşmek için geldiği bir tür tavernaya işaret ediyor.
Nitekim bölgede kazılan bir tapınağın yakınında bulunan bir çivi yazısı tabletin aslında eski bir bira tarifi olduğu belirlendi.
Tam manasıyla soğutmasa da yiyecekleri kormuş olabilir
Arkeologlara göre alanda bulunan yeraltı soğutma sistemi ‘zeer’ de yiyecekleri serin tutmak için kullanılmış, tam manasıyla soğutmasa da gıdaların korunmasına yardımcı olmuş olmalı.
Alanın kesinlikle ev içi düzenini yansıtmadığını belirten arkeologlar, bira içildiğine dair bulunan bir dizi kanıtın burasının bir taverna olabileceğini gösterdiğini söyledi.
Son teknolojik yöntemlerle
Lagaş’ın 4900 ila 4600 yıl önce kurulduğu ve 3600 yıl önce terk edildiği sanılıyor. 1000 dönümlük bir arkeoloji sahası olan Lagaş’da 1930’lardan beri kazılar devam ediyor. Yeni kazılarda drone fotoğrafçılığı, termal görüntüleme, gömülü yapılarla eserlerin manyetik yoğunluğunu kaydeden manyetometri ve cerrahi olarak hassas bir kazı tekniği olan mikro-stratigrafik örnekleme dahil en son yöntemler kullanılıyor.